Bu ayki yazımı gerçekleşmiş golf hikayelerine ayırdım.
Ancak isim ve mekan beyan etmeden yazacağım.
Hikaye deyip geçmeyin.
Her hikayeden çıkartılacak çok önemli dersler var.
İlk iki hikayemiz “hole in one” hakkında.
“Match play oynanmaktadır. Yüksekte olan bir par 3’e, oyuncu A ve oyuncu Btoplarını vururlar. Greene geldiklerinde oyuncu A topunu bulamaz ve deliği kaybettiğini oyuncu B’ye deklare eder. Ancak hemen sonra topun deliğe girmiş (hole in one) olduğunu fark ederler.
Şimdi soru şu:
Oyuncu A hakikaten deliği kaybetmiş mi sayılır? Yoksa topun deliğe girmiş olduğu an değerlendirmeye alınarak oyuncu A o deliği kazanmış mı sayılır?
Evet, kural 6.5/1’de çok açık olarak anlatıldığı üzere “topun daha önceden deliğe girmiş olması, deliğin tamamlanmış olmasını gösteriyor ve oyuncunun deliği kaybettiğini deklare etmesinin önüne geçiyor.” Onun için green’de kaybolan top için deliğe bakılmasında fayda var.
İkinci hikaye ise;
Gene bir kulüp şampiyonasında green’in görünmediği bir par 3’e iki top atılır. Oyuncular green’e geldiklerinde bir topun delikte olduğunu diğerinin ise deliğe yakın bir yerde olduğunu görürler. Ancak “hole in one” yapan oyuncu deliği kazanamaz.
Acaba neden?
Çünkü fark ederler ki ikisi de aynı marka, aynı numara ve yeni topla oynuyorlar. Topları birbirinden ayırt edemezler. İki top da birbirinin aynıdır. Toplarını “kaybolmuş” sayıp, tee’ye geri dönerler ve yeniden, işaretlenmiş, yeni topları ile vuruşlarını tekrarlarlar.
Siz, siz olun ve topunuzu işaretlemeden oyuna çıkmayın.
Üçüncü hikayemiz tam bir ders niteliğinde.
US PGA, matchplay, birinci round oynanmaktadır.
Oyuncu A, 36 delik oynanacak maçın ilk 21 deliğinde muhteşem bir oyunla 9 up’dır. Oyuncu A,22. delikte, rakibinin topu deliğe yaklaşık 2 metre kadar uzaklıkta ve çok zor bir pozisyonda iken, oyuncu B’ye acıyarak “verdiğini“ beyan eder ve o deliği berabere bitirirler. Oyuncu A’nın bu yaklaşımı oyuncu B’yi çok etkiler ve motive olmasını sağlar. Kendisi İskoçya’dan, Amerika’ya profesyonel golf oynamak için gelen, 30 yaşlarında bir göçmendir. Arka arkaya 9 delik kazanır. 36 delik bittiğinde, hatta 41. deliğe geldiklerinde durum hala beraberedir. 41. delikte oyuncu A ikinci vuruşta green’dedir. Oyuncu B’nin topu ise daha green’e girmemiştir. Güzel bir vuruşla bayrağa çok yaklaşır. Oyuncu A’nın ilk putt vuruşu ise deliğe kısa kalır. Mesafe yaklaşık 70/80 cm’dir. Oyuncu B, bu mesafeden “vermez” ve hakikaten oyuncu A ikinci putt’ı da kaçırarak oyunu kaybeder.
Bu hikayede bir değil, birkaç ders olduğunu düşünüyor ve yorumu sizlere bırakıyorum.
Sevgiyle kalın,
